MİLLİ TAKIM MİLLİ HEYECAN
Milli kelimesinin biz Türkler için tarif edilemez bir anlama ve değere sahiptir. Özellikle son dönemlerde birçok alanda devlet eliyle gerçekleşen yerli ve milli atılımlar ve projeler toplum nezdinde çok büyük karşılık buldu. Çünkü bu atılımlar ve projeler topluma sunulurken en değerli şifresi milli kelimesidir. Bu sebeptendir ki milli takım denilince spor kavramının dar kaldığı, geniş bir maneviyat yüklüyoruz. Lakin bu maneviyatın değeri ve beklentisi de yüksek olunca millet olarak çoğu kez özellikle futbol milli takımı konusunda hayal kırıklığı yaşıyoruz. Çünkü milli takımda ki başarı, kulüp takımlarına göre daha uzun soluklu bir planın ve çalışmanın sonucu olarak ortaya çıkar. Buda sabır ister. Lakin hem milli duyguların yarattığı sabırsızlık hem de spor medyasının reyting endişesi çoğu kez milli takıma negatif olarak yansımış ve zarar vermiştir.
2024 Avrupa şampiyonasına katılmak için mücadele eden milli takımımız bu hafta oynadığı Letonya ve Galler maçlarında zorlansa da galip gelmesini bildi ve maç fazlasıyla liderlik koltuğunu oturdu. Grubumuzda en güçlü rakibimiz Hırvatistan ise Ulusal Lig maçları sebebi ile, maç eksiği ile geride kaldı. Son iki maçında sürpriz galibiyetler alan Ermenistan 6 puan toplayarak en yakın takipçimiz oldu.
Letonya deplasmanında maça iyi başladık ve iki defa öne geçmemize rağmen yediğimiz şanssız goller işi zora soksa da, maça sonradan giren Barış Alper YILMAZ’ın müthiş performansı ve çabası ile maçın bitmesine saniyeler kala yaptığı ortaya yine sonradan giren İrfan Can KAHVECİ’nin (maçta topa tek teması) kafa vuruşu gol oldu ve maçı galibiyet ile bitirdik.
Kırmızı kart Morell oldu!!
Galler maçı da kolay geçmedi aslında. Önceki maç evinde sürpriz bir şekilde Ermenistan’a yenilen Galler gol pozisyonu vermemek için çok kapalı bir futbol oynadı. Ancak 41. Dakikada J. Morell’in gördüğü kırmızı kart bize morel oldu ama kapalı savunma yapan Galler’i geçmek çok zor oldu. Kazandığımız penaltıyı Hakan ÇALHANOĞLU’nun kaçırması ve attığımız iki golün VAR incelemesi ile iptal edilmesi tadımızı kaçırdı. Ancak bireysel yetenekli oyuncularımızın devreye girmesi ile istediğimiz neticeyi aldık. Barış Alper Galler maçında ilk on birde forvet olarak başladı ama kanat da görev alana kadar maçın içinde pek görünmedi. Ne zaman kanat da görev aldı o zaman maça etki etti ve galibiyetin en önemli figürü oldu.
Maske düştü gol göründü!
Süper lig’de Ümraniye Spor’da oynadığı 33 maçta 18 gol atarak üstün bir performans sergileyen ancak takımının kümede düşmesine engel olamayan Umut NAYİR milli takımda da kalitesini ortaya koydu. Cenk TOSUN ve Enes ÜNAL’ın sakatlıkları nedeniyle milli takımda forma şansı buldu. İlk maçta gol atamadı ama etkili bir oyun ortaya koydu. Letonya deplasmanında ve Galler maçının ilk yarısında vasat bir performans sergileyen Kerem AKTÜRKOĞLU’nun yerine ikinci yarı başında girdi. Yüzündeki sakatlık sebebiyle taktığı maske rahatsız edince maskeyi çıkardı ve Barış Alper YILMAZ’ın ortasına vurduğu kafa ile etten duvar ören Galler takımının düğümünü çözdü. Umarım önümüzdeki sezon Süper lig’de bir takımda daha üstün performanslı bir Umut NAYİR izleriz.
Milli takımda ilkleri yaşayanlar!
Letonya ve Galler maçlarında ilk kez milli takım forması giyen Abdülkerim BARDAKÇI Letonya maçında, Umut NAYİR ve Türk futbolunun parlayan yıldızı Arda GÜLER ise Galler maçında ilk gol sevinçlerini yaşadılar. Bizimde millet olarak yüzümüzü güldürdüler. Arda GÜLER demişken ona ayrı bir parantez açmak gerek. Her ne kadar şimdilik milli takımda 10 numarayı Hakan ÇALHANOĞLU giyse de Arda hem yaşı hem de gösterdiği performans ile uzun yıllar 10 numara pozisyonun en güçlü oyuncusu olarak milli takıma hizmet edecektir.
Sonuç olarak...!
Uzun ve mücadele dolu bir sezonun bitmesi ile bedensel ve mental olarak yorulan milli futbolcularımızın iki maçı kayıpsız atlatması çok önemliydi. Bu başarılı sonuçların mimarı hiç şüphesiz Stefan KUNTZ birçok eleştirilere ve klasik baskılara rağmen sabırla milli takımı istediğimiz düzeye çıkarmak için çalışıyor. Burada bize düşen de sabırla bekleyip inançla desteklemek.
Sağlıcakla ve sporla kalın.