BOYKOT MU? GAZ ALMA MI?

Ya ne hikmetse İsrail denen katil devletin bilinen ve beklenen her yanlış iş ve işleminde içimizdeki koca koca insanlar ve sözde hacılar hocalar tutturmuşlar bir ‘bokot’ teranesi ile adeta milletin gazını almak ve kendi insanını mağdur etmenin peşine düşmüşler. Bir de buna kendilerince, ‘haram’ fetvası vererek cahil insanları aldatarak kandırma yoluna düşmüşler.

Yahu öncelikle boykot halkın değil devletin işidir. Sen devlet olarak o devletle anlaşma yapmışsın ve yine ithalat ihracat anlaşmaları yaparak yada adamlara ülkende fabrika açma ve imalat yapma müsadesi vermişsin. Ee halkın da o anlaşmalar çerçevesinde onlarla ticari bir bağlantı ve anlaşma yapmış, tesis kurmuş ve dükkan açmış. Sen halka bu boykot çağrısını yaparken, kendi halkını mağdur ettiğinin farkında mısın?

Dinimizde herkesle, her milletle caiz olan ticari işler ve işlemler ve mamül için alışveriş yapmanın mübah olduğu bilindiği halde, böyle cahilce bir yola müracaat edenlere ve bunlara çanak tutanlara şaşıyorum doğrusu.

Yahu azıcık aklı ve mantığı yerinde olan bir insan bunu akıl eder. Ama ben bu işte bir hinlik olduğunu hissediyorum. Bu iş sadece halkın gazını almak için topluma pompalanan bir algıdan başka bir şey değildir bence.

Öncelikle boykotu devlet yapar. Devlet, o devletle olan bütün anlaşmalarını fesh eder. Onlarla anlaşma yapan esnaf ve tüccarların zararlarını tazmin eder. Sonra boykot ilan eder. Yahu devletin anlaşmaları gereği tesis kurmuş, iş yeri açmış, büyük masraflar etmiş ve birçok kişiyi o işlerde istihdam etmiş kendi insanını ‘boykot’ adı ile iflasın eşiğine getirmek hangi vicdana hangi akla sığar.

Hazreti Peygamber ne güzel söylemiş: “Ahirzamanda dinin afeti üçtür. Zalim idareciler, günahkar alimler ve cahil sofular” maalasef şimdi durum aynen bunu gösteriyor.