TASKK, ASKF VE SEÇİM KAOSU
TASKK, sporla ilgili Türkiye‘nin en büyük sivil toplum kuruluşudur. İllerde spor kulüplerinin üst kuruluşu olarak Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu (ASKF), federasyonların üstünde Türkiye Amatör Spor Kulüpleri Konfederasyonu şeklinde örgütlenen konfederasyonumuzun illerde kurulan ASKF sayısı 81‘e ulaşmıştır.
Her il ASKF, kendi tüzüğünü belirler ve ona göre ildeki amatör spor faaliyetlerini organize eder. ASKF konusunda daha önce de bir yazı kaleme almıştım. Amatör branşlar arasında amatör futbola daha fazla imkan sağlandığından dolayı diğer branşların muzdarip olduklarını dile getirmiştim. Bu sefer ise ASKF seçimleri ile alakalı bazı rahatsızlık veren konulara değinmeye çalışacağım.
Anadolu‘nun büyükşehir konumundaki bir ilimizden ASKF başkanlığına aday değerli bir dostum, beni arayarak, seçim öncesi yapılan usulsüzlükten bahsetti. İsmini ve şehri konu yargıda olduğu, etik ve sağlıklı olmayacağını düşündüğüm için söylemiyorum. İddiasını dile getirken etik olmayan bir seçim yapıldığını belirtti. O iddialardan biri ise kendisine muhalif olan kulüplerin pasifize edilip, onların yerine spor ile alakası olmayan sosyal kulüp ve derneklerin seçimde oy kullanmasının sağlanması. Dediğim gibi konu yargıya taşındığı için karar verici yine devletin adaleti olacaktır.
Tabii bu konudan dolayı farklı illerden spor camiasının içerisinde bulunan antrenör ve yönetici konumundaki arkadaş ve dostlarım ile konuşarak kendi ASKF yönetimleri hakkında bilgi almaya çalıştım. İşin enteresan tarafı, büyük şehirlerde ve kulüp sayısının çok olduğu illerde seçimlerde büyük bir yarış varken, küçük ve kulüp sayısı az olan illerde ise başkan yapacak adam bulamadıkları. Yani büyük şehirler için güç ve konum ile alakalı bir mücadele algısı ortaya çıkıyor. Zaten ülkemizde her alanda yönetime talip olan iki tip insan var. Birisi güç ve makam diğeri ise hizmet için aday olur. Beni arayan dostumun ne kadar samimi ve memleket sevdalısı olduğundan zerre şüphem yok. O yüzden bu yazıyı kaleme aldığımı tekrar belirtmek isterim.
Yazıyı kaleme almadan önce birçok ilin ASKF başkanlarının görev sürelerine baktım. Gerçekten de küçük şehirlerde görev süreleri az iken büyük şehirlerde bu süre uzamaktadır. İstisnai küçük bazı illerde uzamasının sebebi, yapacak başka adayın olmamasından kaynaklanıyor. Bir diğer eksiklik ise başkanların ve yönetim kadrosunda genç ve enerjik insanların az olması. Konuştuğum başka bir ilin ASKF başkanı bu konuyu dile getirdi. Haksız da değil, çünkü TASKK‘ ın başkan ve yönetim kadrosuna baktığımızda bu gerçeği görebiliyoruz. Elbette tecrübe önemlidir ancak taze kan da lazım. Taze fikirler ile tecrübe bir araya geldiğinde daha verimli olacağı kanaatindeyim.
Yazıya başlarken de belirtmiş olduğumuz Türkiye‘nin en büyük sivil toplum kuruluşu olan TASKK ve illerde ASKF’ler olarak, bu işi yönetenlerin rant ve güç savaşı yerine hizmet odaklı olması gerekir. Türk sporunun da en büyük potansiyele hitap eden STK olarak en başta etik ve ahlak kuralları ön planda tutularak daha adil bir yönetim olmalıdır. Seçimlerde de yönetimde de organizasyonlarda da bu değerler gözetilmelidir. Sizin ön planda tutacağınız bu değerler, spora ve sporculara da yansıyacaktır. Sağlıcakla ve sporla kalın.