Saadet Partisi İstanbul’dan İsrail için suç duyurusu!
Saadet Partisi İstanbul İl Başkanlığı, Filistinli vatandaşların maruz kaldığı soykırım, insan hakları ihlalleri ve savaş hukukuna aykırılıklar nedeniyle İsrail ile ilgili suç duyurusunda bulundu.
- İstanbul Gündemi
- 31.10.2023 - 17:14
Türkiye’nin dört bir yanındaki Saadet Partisi il başkanlıkları peş peşe İsrail'in Gazze'de uyguladığı sistematik saldırılara karşı Tel Aviv yönetimini dava ediyor.
İŞTE DİLEKÇENİN İÇERİĞİ...
Şikayet dilekçesinde, "Gazze sınırları içerisinde ve dışında Filistinli masum insanların, çocukların ve kadınların insanlık dışı saldırılar, bombalamalar ve uluslararası hukuka aykırı tam abluka ile ölümlerine neden olan, Gazze şehri başta olmak üzere Filistin halkına yönelik SOYKIRIM suçu işleyen, İnsan haklarını tüm dünyanın gözü önünde çiğneyerek Uluslararası Ceza Mahkemesi Statüsü kapsamında İnsanlığa Karşı Suçları, Savaş Suçlarını ve Saldırı Suçlarını işleyen şüpheliler hakkında gerekli tahkikatın ve işlemlerin yapılarak dava açılması ve cezalandırılmaları taleplerimizin bildirimidir" ifadelerine yer verildi.
YAZICI’NIN KONUYLA İLGİLİ AÇIKLAMASI ŞU ŞEKİLDE:
“Kıymetli hukukçular, basınımızın güzide temsilcileri ve yüreğinde insanlık onuru ve hassasiyeti taşıyan tüm vicdan sahipleri; Bugün burada; Filistinli kardeşlerimizin maruz kaldığı insan hakları ve savaş hukuku ihlalleri ile soykırım suçları sebebiyle, tüm bu suçların faili olan İsrailli yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunmak üzere toplandık. İsrail işgal rejimi; 1948’den bu yana adım adım Filistin topraklarını işgal etmekte; akıl almaz zulüm ve cinayetlerle dünyanın gözü önünde bir soykırım gerçekleştirmektedir. Geçmişte; Deir Yasin Köyünde, Şabra ve Şatilla’da, El Halil’de, Kudüs’te gerçekleşen katliamlarına, 2023 senesinde Gazze’de devam ediyorlar. Kıymetli Basın Mensupları, aziz milletimiz; 7 Ekim günü, Filistinli direnişçilerin meşru müdafaa hakkını kullanmaya başlamasından sonra, terör rejimi İsrail, dünya çapında, büyük bir algı operasyonuna başladı. Filistinlileri terörist, kendilerini ise mazlum göstermeye çalışarak, alçakça bir manipülasyona giriştiler. Sözde aydınlar, sözde akademisyenler, en büyük medya grupları, global şirketler bu sahtekarlığa destek verdi. Ancak… Yalancının mumu yatsıyı göremeden söndü; haddi aşmada dur durak bilmeyen şeytan İsrail, her geçen gün zulmünü artırdı.”
“GAZZE ADETA BİR TOPLU MEZARA DÖNÜŞTÜRÜLMEYE ÇALIŞILIYOR”
“Yeryüzünün en zalim terör örgütü İsrail, dünyanın gözleri önünde, alçak saldırılarından birini daha gerçekleştirdi: “Bu kadar da alçalmazlar” zannıyla hastane bahçesine, otoparkına çoluk çocuk yerleşen binlerce mazlumu güdümlü MK-84 füzesiyle vurdu. Evet, katil İsrail, masumların sığındığı bir hastaneyi acımasızca vurdu... Binden fazla masumu oracıkta katletti. Sonu gelmeyen bu alçak saldırılar hala çocuk hastanelerini, ambulansları, evleri bombalanıyor; fosfor bombalarıyla her gün yeni savaş suçları işleniyor; su, elektrik ve internet kesilerek Gazze adeta bir toplu mezara dönüştürülmeye çalışılıyor.”
“BİDEN, TARİHİN EN NECİS YALANLARINDAN BİRİNİ ARSIZCA SÖYLEDİ!”
“Tarihin sayfalarında utançla bahsedilecek, binlerce yıl geçse dahi lanetle anılacak bir katliamı gerçekleştirdiler. Zannedildi ki uluslararası toplum, gerçeğin -artık- farkına varır. Zannedildi ki uluslararası kurumlar, katil İsrail’e -artık- haddini bildirir. Zannedildi ki uluslararası medya, hakikati -artık- insanlara ulaştırır. Ne oldu peki? Birkaç namuslu kalem dışında, tüm dünyada üç maymunu oynadılar. Görmek istemediler, duymak istemediler, bilmek istemediler. Her şey apaçık ortadayken; yeryüzündeki tüm kötülüklerin, vahşetin ve katliamın suç ortağı; istisnasız her teröristin hamisi olan Amerika’nın ayakta durmaktan aciz Başkan’ı Joe Biden, Netanyahu alçağı ile kameralar karşısına geçerek, göz göre göre hayasızca yalanlarını sıraladı. Neymiş, hastane saldırısını yanında oturan eli kanlı katil değil, öbürleri gerçekleştirmiş; Hamas’ın işiymiş. Açıkça ifade ediyorum, rezil Biden, tarihin en necis yalanlarından birini arsızca söyledi!”
“O GÜN NİHAYET MAZLUMLARIN YÜZÜ GÜLECEK”
“Herhalde dünyayı aldatacağını zannediyor. Biz bu İsrail’in de Amerika’nın da cemaziyel evvelini biliriz. Siz değil misiniz, uydurma bahanelerle Irak’a girip binlerce Iraklı kadına tecavüz eden? Siz değil misiniz, Irak Ebu Gureyb zindanlarında akıl almaz işkencelerle cinayetler işleyen? Siz değil misiniz, Ortadoğu’da çıkan bütün savaşların organizatörü, silah satanıyken, çıkıp kendisine “barış ve demokrasi devleti” diyen? Sadece Müslüman coğrafyalarda değil, Asya’dan Afrika’ya kadar milyonlarca mazlum insana zulmettiniz. Vietnam’da, Laos’ta, Kamboçya’da katliamlar yaptınız, mazlum halkları toptan imhaya kalkıştınız. Bugün de terör rejimi İsrail’in hamiliğini yapıyorsunuz. Dünya tarihinin en alçak soykırımına girişen; hastane bombalayan, çocuk katleden İsrail’e hamilik yaparak elde edebileceğiniz tek şey var: O da yenilmek ve tüm zulümlerinizle beraber yeryüzünden silinmektir. Bugün bizler burada, sadece elimizden geleni ortaya koyabiliyoruz. İktidarınicra gücü bizim elimizde olmadığı için adliyeye, hukuka başvuruyoruz. Ancak, günü gelecek, İsrail’e öyle bir tokat atacağız ki, o gün nihayet mazlumların yüzü gülecek.”
“ALLAH, DEMİR KUBBE’NİN SAHİPLERİNİN KİRLİ OYUNLARINI BAŞLARINA GEÇİRECEKTİR!”
“Bir sorumuz var; zulme sessiz kalan, dilsiz şeytanlığı sürdüren sözde insan hakları savunucularına… Batı’da bir kişinin canı yansa bas bas bağıran, egemen güçlerle bir olup harekete geçenler, neredesiniz? Katil İsrail binlerce çocuğu öldürüyor; hiç mi utanmanız kalmadı, neredesiniz! Rusya – Ukrayna savaşında bütün uluslararası kamuoyunu harekete geçiren uluslararası hukukçular, sözde barışı sağlayacak olan kurumlar… İnsanlığın önüne sunmuş olduğunuz bütün hukuk müktesebatı, Filistinli çocukların cansız bedenleri altında ezilmiştir, yok hükmündedir! Ancak unutmayın: Arzın ve arşın, gök kubbenin sahibi olan Allah, Demir Kubbe’nin sahiplerinin kirli oyunlarını başlarına geçirecektir!”
“KINAMANIN ÖTESİNE GEÇEMEYEN HALLERİ, ÜLKEMİZİ NE DENLİ GÜÇSÜZLEŞTİRDİKLERİNİN EN BÜYÜK İSPATIDIR”
“Sözde aydın, Batıcı kuklalar, peşine takıldıkları İsrail’le birlikte tarihin utanç sayfalarında yerini alacak; hakikatin tarafında, mazlumun yanında duranlar, bir gün inşallah özgür Filistin’de buluşacağız. Artık yaşadıklarımız göstermiştir ki, Uluslararası Normlar, Uluslararası Hukuk, NATO, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği çökmüştür. Filistin’deki zulmün altında ezilmiştir. Artık yeni bir düzen inşa etme vaktidir. İslam Ülkeleri kendisine gelip bu acizliklerinin çözümüne odaklanmalıdırlar. Bunun çözümü İslam Birliğinin tesis edilmelidir. Bunu yapacak ülke Türkiye’mizdir. Bölgenin huzuru olmadan milletimize huzur veremeyiz. İktidar sahiplerinin kınamanın ötesine geçemeyen halleri, ülkemizi ne denli güçsüzleştirdiklerinin en büyük ispatıdır.”
“İSRAİL VE HAMİSİ BÜYÜK ŞEYTAN AMERİKA DA AYNI AKIBETE UĞRAYACAK”
“Bu durumlardan ülkemizi kurtaracak olan elbette Saadet Partisidir. Ve bu doğrultuda çalışmaya devam ediyoruz. Hükümet Gazze’yi biraz umursuyorsa eğer, tıpkı bir gece yarısı KHK’si ile İstanbul Sözleşmesinden çıkıldığı gibi, içinde ‘’İsrail saldırılarını durdurmaz ise 24 saat sonra ABD Kürecik radar üssü kapatılacaktır!’’ cümlesinin geçtiği bir KHK ile zulme engel olabilir. Çünkü ABD, bölgeye ne kadar füzelerini gönderirse göndersin, ne kadar Patriot füzesini bölgeye yığarsa yığsın, bu füzeler Kürecik radarı olmaksızın işlevini tam olarak göremiyor. Hiçbir yaptırımı olmayan, etkisiz söylemlerle bezeli megafon diplomasisi yürütmek yerine gerçek bir adım atmış olursunuz. Çanakkale’de yatan Gazze’li şehitleri anarken samimiyseniz eğer, bir gece ansızın bu imzayı atın. İnsanlık tarihinde hiçbir zalimin hükümranlığı sonsuza kadar sürmedi. Her zalim, Allah’ın emrettiği üzere acı bir sonla karşılaştı. Terör rejimi İsrail ve hamisi Büyük Şeytan Amerika da aynı akıbete uğrayacak. Yolun sonunda, Filistinli mücahitler kazanacak. Yolun sonunda, insanlık onuruna sahip çıkan hür yürekliler kazanacak. Yolun sonunda, Gazze Şeridindeki çocuklar, bombardıman sonrası hastaneye değil, okul sonrası Gazze sahiline gidecek. Umut ediyoruz ki, direniş bizi; Özgür Filistin’e, Özgür Gazze’ye, Özgür Kudüs’e, Özgür Mescid-i Aksa’ya kavuşturacak. Basın açıklamamızı dinleyen tüm basın mensuplarına, hukukçulara, buradaki katılımcılara ve kendi mecralarında sesimizi duyuranlara teşekkür ediyorum; Allah, hepinizden razı olsun.”
Göksenin Aktaş – İstanbul Gündemi
Yorum Yazın