SAKLI CENNET İŞKODRA
- İstanbul Gündemi
- 07.02.2021 - 15:06
“Zarifem, sana bu mektubumu sürgündeki ilk gecemde, İşkodra’dan yazayım.”
Bu dizeler tanıdık geldi mi, bir zamanların efsane dizisi Elveda Rumeli’nin bir sahnesinde Alex, sevgilisi Zarife’ye aşkını bu dizelerle, İşkodra’da yazdığı bir mektupta anlatmıştı. Sevgili Ertan Saban bize o zamanların İşkodra’sını çok güzel anlattı. Şimdi bir de biz göz atalım bu güzel şehre.
Kuzey Arnavutluk’un en gözde ve büyük şehri, İşkodra. Tarihin her zamanında gözde ve önemli olmayı başarmış bir şehir. Hem Adriyatik ve İtalya kıyılarındaki liman şehirlerine yakınlığı hem diğer şehirlerle kara yolu bağlantısının olması şehri her zaman önemli kılmış. Şehir, çok güçlü ve köklü tarihi kimliğe sahiptir. 14. Yüzyıldan beri Osmanlı himayesinde olan şehir kısa bir süreliğine Macaristan krallığına katılmış ve sonra 1913’e kadar olan uzun bir süre Osmanlı himayesinde kalmış, kaybedilen Balkan savaşıyla tamamen Arnavutluk himayesine geçmiştir. Osmanlı himayesi sırasında çeşitli suçlular için sürgün bölgesi olarak da kullanılmıştır.
Şehrin kendisiyle aynı adı taşıyan ‘İşkodra Gölü’ Balkan yardım adasının en büyük gölüdür ve mutlaka görülmeye değerdir. Göl, Arnavutluk ve Karadağ sınırını oluşturmaktadır. Başka dillerde Skadar, Scaturi gibi isimleri bulunmaktadır. Bojana nehri vasıtasıyla Adriyatik denizine dökülür. 270’den fazla kuş türüne ve birçok balığa ev sahipliği yapar.
Şehire giden herkesin mutlaka görmesi gereken yerlerden bir tanesi ‘Rozafa Kalesi’dir. Rozafa Kalesi, Arnavutluk için büyük bir kültür ve tarih mirasıdır. Rozafa Kalesi kadar önemli bir diğer yapı da İşkodra Katedrali bir başka adıyla St. Stephen’s Katolik katedrali’dir. Şehrin koruyucusu Aziz Stephen’a adanmış ilk Roma katedrali olma özelliği taşıyan yapı 1912 ve 1913 yılları arasındaki Karadağ kuşatmasında büyük hasar görmüştür. 1967 yılında onarılmak için kapanan yapı 1990 yılında tekrar açılmış ve 1993’te Papa 2. John Paul tarafından ziyaret edilmiştir. Marubi ulusal fotoğraf müzesi de şehirde görülmesi gereken yerlerin başında gelir. Müze içerisinde manzara, mimari, insan ve geleneksel temalı birçok büyüleyici fotoğraf görmeniz mümkündür.
İşkodra’ya ulaşım sağlamak için başkent Tiran’a gitmeniz yeterlidir. Tiran için hava yolu tercih edebilirsiniz. Tiran’dan her saat başı hareket eden otobüslerle yaklaşık 1,5 saat sürecek bir yolculuk sonrasında İşkodra’dasınız, eğer Karadağ üstünden ulaşmak isterseniz Karadağ’ın tarihi kasabası Ülgün’den yine kalkan otobüsler mevcuttur.
İşkodra’da birçok konaklama seçeneği mevcuttur. Villa The Hood Hostel ya da daha ekonomik bir alternatif için Shkodra Hostel ya da Nadir Bej Apartments seçeneklerini deneyebilirsiniz.
İşkodra’yı anlatmışken aklıma şu çok güzel Zülal Sema dizeleri geldi;
“İşkodra Balkanlar’da en son kaybettiğim,
Altından nehir akmayan köprüler geçti rüzgar üstünden.”
Hepinize mutlu, huzurlu, keyifli, mesafelerinin kısaldığı günler dilerim.
Zeynep Çay - İstanbul Gündemi
Yorum Yazın