Hüseyin Baş; ‘Ev Bir İhtiyaç Değil, Temel Haktır’
- İstanbul Gündemi
- 05.09.2021 - 18:34
Katıldığı bir televizyon programında evin bir ihtiyaç değil temel hak olduğunun altını çizen Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, online piyasanın tekelleştiğini söyleyerek vatandaşların yüksek krediler altında ezildiğini ve devletin konuya dair bir dizi önlemler alması gerektiğini vurguladı.
‘ONLİNE PAZARLAR ARACIĞIYLA PİYASA TEKELLEŞTİ’
“Banka kredilendirmelerinde çok söylenir, ‘Kira öder gibi ev sahibi olmak’ şimdi iş döndü dolaştı, ev alır gibi kira ödemeye” diyen Hüseyin Baş, bu hususta ülkede ciddi bir terör ve tekelleşmiş bir piyasa olduğunu belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü; “Online pazarlar aracılığıyla piyasa tekelleşti. Öte yandan hiçbir zaman pahalı diye bir şey yoktur. Cebindeki para azdır veya çoktur. Senin paran varsa pahalı gelmez sana, kişinin ekonomik durumu ile ilgili bir durumdur bu. Dolayısıyla vatandaşımızın parası olursa bu pahalılığın önüne geçmiş oluruz. Önce bunu çözeceğiz. Hükümetin ve devlet yetkililerinin bunu anlaması lazım.
‘HAYAL EDİYORUM HER BİR VATANDAŞIMIZIN EVİ, ARABASI OLSUN’
Ben bunu çok hayal ediyorum. Her bir vatandaşımızın bir evi olsun. Her bir vatandaşımızın arabası da olsun. Ev sahibi olacak, nasıl? Devletin arazileri yok mu? Her yerde hazine arazisi var, her ilde var her ilçede var. Bu hazine arazilerinin üzerine yapalım evleri. Bugün bir evin maliyeti ne kadara çıkıyor? Demiri, çimentosu, penceresi, kapısı vs. 100-140 bin TL arası bir maliyeti var. Yap bunu, vatandaşına da de ki; ‘Gel kardeşim, 20 yılda bu parayı bana öde’ herkes ev sahibi olsun. Zor bir şey değil ki! İnsanlar neden ev kirası ödemek veya bir ev sahibi olmak için bütün hayatlarını heba etsinler?”
‘KANAL İSTANBULA HARCANACAK PARA, KENTSEL DÖNÜŞÜM İÇİN HARCANSA DEPREM KORKUMUZ OLMAZDI’
Konut ve otomobil bugün bir vatandaşın temel ihtiyacı olmasından ziyade temel hakkı olduğunu söyleyen Hüseyin Baş, bu hakkı halka sağlayacak olanın devlet olduğunu söyleyerek; “Temelde devlet bu insanların hakkını verebilecek güce sahip ve vermek zorundadır. Bunu bir âlicenaplık, bir lütuf gibi anlatmamız da doğru değil. Bu bir zorunluluktur, görevdir ve biz bu görevi ifa etmek istiyoruz. Hal böyleyken yine bugün Türkiye’de Kanal İstanbul Projesi’nden bahsediyoruz, yüzlerce milyardan bahsediyoruz. Bu para İstanbul’daki olası bir depremde zarar görme ihtimali olan binaların güçlendirilmesi veya yenilenmesi ile ilgili olarak kullanılsa İstanbul’da bizim deprem korkumuz olmaz. İstanbul’da 8 yıl içinde deprem olabilir diyoruz. Bu, ciddi bir problem. O yüzden önceliklerimizi iyi belirlememiz lazım. 3 kuruşumuz varsa bu 3 kuruşu geleceğimize, sağlığımıza, afetlerde yok olmayacak bir dünyaya yatırmamız lazım” Konuşmasını tamamladı.
Göksenin Aktaş - İstanbul Gündemi
Yorum Yazın