EYT ile erken emekli olmak isteyenler için flaş karar!
EYT yasasının ardından yaklaşık 2,5 milyon kişi emeklilik hakkına kavuşurken, tüm şartları sağlamasının ardından emekli olmayı bekleyenler için de Yargıtay'dan emsal nitelikte bir karar çıktı.
- İstanbul Gündemi
- 05.07.2023 - 10:57
Çalışmasına rağmen sigorta pirimi yatırılmayan EYT adaylarının geç kaldığına dikkat çeken Yüksek Mahkeme, SGK'ya bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerektiğine hükmetti.
1999'DA ÇALIŞMASINA RAĞMEN SGK'YA PRİMİNİN YATIRILMADIĞINI ÖNE SÜRDÜ
Çalışmalarına rağmen işverenlerin sigorta primini yatırmadığı çalışanlar, mahkemelerde hak arıyor. İş Mahkemesi'ne müracaat eden davacı EYT adayı 1999'da çalışmasına rağmen SGK'ya priminin yatırılmadığını öne sürdü. Avukatlık bürosunda 1 Nisan 1999 tarihinde çalışmaya başlamasına rağmen çalışmalarının 23 Nisan 2000 tarihine kadar olan kısmının kuruma bildirilmediğini ancak 1 Nisan 1999 tarihinde başlayan çalışmalarının işe girişinin yapıldığı 24 Nisan 2000 tarihine kadar ve sonrasında aralıksız devam ettiğini dile getirdi.
1 NİSAN 1999-23 NİSAN 2000 TARİHLERİ ARASINDA ÇALIŞTIĞININ TESPİTİNE KARAR VERİLMESİNİ TALEP ETTİ
Dava konusu edilen dönem yönünden hak düşürücü sürenin geçmediğini ve fiili çalışmanın tanık anlatımlarıyla ispat edileceğini ileri sürerek davalıya ait işyerinde 1 Nisan 1999-23 Nisan 2000 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verilmesini talep etti. Davalı davacının ilk sigorta girişinin yapıldığı 24 Nisan 2000 tarihinden önce dava dilekçesinde belirtilmiş olan 1 Nisan 1999-23 Nisan 2000 tarihleri arasında tarafına ait işyerinde kesintisiz çalıştığını ve herhangi bir itirazının olmadığını beyan etti.
SOSYAL GÜVENLİK KURUMU DAVAYA DAHİL OLDU
Davaya müdahil olan SGK ise davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, davacının çalıştığını iddia ettiği dönemde bordrolarda isminin bulunmadığını, fiili çalışma olgusunun kuşkuya yer verilmeyecek şekilde ispat edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savundu. Tarafları dinleyen mahkeme, davacı tarafça bildirilen ve resen tespit edilen komşu işyeri tanıklarının da kesintisiz çalışma iddiasını doğruladıkları, beyanlarının birbirleriyle tutarlı ve bordro tanığının beyanları ile de uyumlu olduğuna dikkat çekti. Tüm dosya çerçevesinde deliller ve tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde davacının davalıya ait işyerinde hizmet akdi ile çalıştığı kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının davalıya ait iş yerinde 1 Nisan 1999-23 Nisan 2000 tarihleri arasında çalıştığının tespitine karar verdi. SGK kararı istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi itirazı reddetti. SGK bu kez kararı Yargıtay'a taşıdı. Yargıtay 10. Hukuk Dairesi zamanaşımı sebebiyle kararın bozulması gerektiğine hükmetti. Yeniden görülen davada Mahkeme, ilk kararında direndi. SGK'nın temyiz etmesiyle bu kez devreye Yargıtay Hukuk Genel Kurulu girdi.
DAVALI İŞVERENİN BİLDİRİM YAPMAMASI SEBEP GÖSTERİLDİ
Milyonlarca bir kişinin bir umutla beklediği karar, oy çokluğu ile alındı. Genel Kurul kararında, davalı işveren tarafından 24 Nisan 2000-03 Mayıs 2000 tarihleri arasında davacı adına hizmet bildirimi yapıldığı, davacının tespitini talep ettiği ve uyuşmazlık konusunu oluşturan 01 Nisan 1999-23 Nisan 2000 tarihleri arasındaki çalışma dönemine ilişkin davalı işverence bildirim yapılmadığına dikkat çekildi.
Haber Merkezi – İstanbul Gündemi
Yorum Yazın