Dolar 35,4856
%0.16
Euro 36,4774
%-0.36
Altın 3.081,270
%-0.39
Bist-100 9.978,00
%1.13

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Player yükleniyor...

Dr. Erhan Erol: ‘‘İktidar bizi engellemek için elinden geleni yapıyor’’

  • İstanbul Gündemi
  • 12.08.2021 - 23:56

İstanbul’da ilçe teşkilatlarına ziyaretlerini sürdüren DEVA Partisi İstanbul İl Başkanı Dr. Erhan Erol, Küçükçekmece İlçe Başkanlığı‘nı ziyaret etti. Küçükçekmece İlçe Başkanı Kaan Engin Özaydemir ve ilçe yönetim kurulu üyeleriyle görüşen Başkan Dr. Erhan Erol daha sonra bir basın açıklaması yaptı.

2004-2014 yılları arasında AK Parti‘den iki dönem seçilerek İstanbul Gaziosmanpaşa Belediye Başkanlığı görevinde bulunduğunu hatırlatan Dr. Erhan Erol AK Parti’den ayrılış sürecini ve DEVA Partisi’ne niçin katıldığını anlattı.

EROL: ‘‘TÜRKİYE ÇOK KÖTÜ YÖNETİLİYOR’’

İstanbul’da ilçe teşkilatları tek tek dolaştığına dikkat çeken Başkan Erol, ‘‘Yaklaşık 1 hafta önce İstanbul İl Başkanlığı’nın yeni yönetimi onaylandı. Bugün gelinen noktada Türkiye çok kötü yönetiliyor. Bize göre çok yanlış yönetiliyor. Ben bugün bu ülkeyi yöneten partinin 10 yıl belediye başkanlığını yaptım. Birçok gittiğim ilçe teşkilatındaki arkadaşlarda oradan buraya nasıl geldiğimi merak ediyorlar. Arkadaşlar ben 17 yıl evvel bu işe başladığımda ki 19 evvel Sayın Cumhurbaşkanımızı tanıdığımda bana göre o gün farklı bir insan vardı. Ben parti bile kurulmadan kendisiyle tanıştığımda klasik muhafazakâr bir yapıdan gelen insan olmadığımı yüzüne karşı söyledim. Hatta o camiadan birçok kişi beni istemeyeceğini kabullenmeyeceğini de kendisine söyledim. O buna bakmadan dedi ki, bizim önümüze sizi söylediler sizi methettiler. Bir 40 dakikalık yüz yüze görüşmeden sonra birbirimize sarılarak ayrıldık. Daha ortada parti ismi yoktu. Sonra teşkilatlar kurulurken hatta Ankara’ya genel müdür olarak yazım yazılmışken adaylı süreçleri başladığında bir temas kuruldu bana aday olmamı söyledi ben de aday oldum.’’ İfadelerini kullandı.

‘‘2012’DEN SONRA DEĞERLERİMİZİN, BEKLENTİLERİMİZİN YIKILDIĞINI GÖRDÜK’’

2004’te AK Parti’den Gaziosmanpaşa Belediye Başkanlığı seçimini kazanan Dr. Erhan Erol konulmasını şöyle sürdürdü:

‘‘2004’ten 2012 yılına kadar Türkiye’de çok güzel şeylerin yapıldığına inanıyorum. O zaman Türkiye’de farklı görüşlerden birçok insana aynı seviyeden yaklaşıma ben şahidim. Kimsenin beni arayıp şu imarı şuna ver, şuna avantaj sağla, şuna öncelik sağla, bütün samimiyetimle söylüyorum böyle bir şey yaşamadım. Ve hatta sayın Cumhurbaşkanı’na öz yeğenin bir taleple geldiğini kendisine ulaşıp anlattığımda bana ‘kapıdan gönder, kapıdan içeri bile alma’ dedi. O gün Türkiye öyle yönetiliyordu. Ama özellikle 2012’den sonra Türkiye’de hızlı bir bozulma yaşanmaya başladı, biz buna şahitlik ettik. Değerlerimizin, beklentilerimizin yıkıldığını gördük. Ve ben hızlı bir şekilde bir daha aday olmayacağımı ifade ederek kendisinden izin istedim. Sayın Cumhurbaşkanı da hatta kameraların önünde bir programda ‘Erhan Başkan ısrarla izin istedi biz de kendisine müsaade ettik’ dedi. Beni onure etmek için böyle konuştu zira siyasette şöyle bir şey vardır; ya devam edersiniz ya da sizi görevden alırlar. Kimse Türkiye’nin en büyük ilçesini yönetmiş bir belediye başkanını kendiliğinden bırakacağına pek inanmaz. Benim ilk dönemimde Sultangazi ve Arnavutköy, Gaziosmapaşa’da bana bağlıydı. Gaziosmanpaşa 2006 yılında Türkiye’nin en büyük ilçesiydi, 58 ilden büyüktük, 59 ilin de bütçesinden büyüktük. Şöyle bir örnek vereyim; bir yaz dönemimde 200 bin ton asfalt sermiştik. O günün araştırmasını yaptığımda Türkiye’de İzmir, Ankara ve İstanbul dışında bunu yapabilecek çapta başka bir belediye yoktu. Bursa, Adana ve Mersin bile bunu yapamıyordu. 24 ayrı noktada aynı anda serebiliyorduk. Bu kadar büyük ve güçlü bir belediyeydik. Birçok şey yaptık, kendimize göre kentsel dönüşüm yaptık, bazı başarılı projeler geliştirdik.’’

‘‘BUGÜNKÜ CUMHURBAŞKANI’NIN O GÜNKÜ İNSAN OLDUĞUNA İNANMIYORUM’’

‘‘Sonra dediğim gibi süreçlerde kirlenmeler fark ettik, bazı şeylerin yanlışa gittiğini fark ettik’’ diyen Başkan Erol şöyle devam etti:

‘‘Ben çekildim ondan sonra da genelde eski siyasetçiler bütün partilerde böyledir; bir yerlerde komisyona girerler, iyi maaşlarla ayda 1 saat toplantıya giderler. 2011 yılında tahmin ediyorum, tanıdığım belediye başkan yardımcılarından biri Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi oldu, aylık maaşı 45 bin liraydı, altına 350 S Mercedes tahsis edildi şoförle, kıyafetinden her şeyine kadar federasyon karşılıyordu. Böyle eski siyasetçileri buraya koyarlar, tabi o işler de stresli Milli Takım ne olacak diye sabaha kadar uyuyamayabilirsiniz. Biz işte hiçbir şekilde hiçbir yerde görev almayarak bir süre İstanbul’da durdum sonra da İstanbul’dan taşındım. Siyasete küskünlüğüm tepkiselliğim vardı; ben bugün ki Cumhurbaşkanı’nın o günkü insan olduğuna inanmıyorum, inanırsam da canım acır. Kendimi bugün bu kadar büyük aldanmış hissetmek istemiyorum.’’

Her partiden tanıdığı arkadaşları olduğunu belirten Dr. Erhan Erol, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın uzun zaman hem ekonomi hem de dışişleri bakanlığı yapmasına rağmen hakkında hiçbir şaibe ve dedikodu olmadığını belirtti. Erol şunları söyledi: ‘‘DEVA Partisi’nden arkadaşlarımız aradı, bir şeyler sordular ben kendime göre kısmen de eleştirilerimi yaptım. DEVA Partisi ile ilgili daha doğrusu Ali bey ilgili ‘Bu adam iyi bir insan, ben siyaset yaptığım dönemde de ekonominin başında olan Dışişleri Bakanlı yapmış ismi hiçbir şaibe ve dedikoduya karışmamış çok nadir bir insandır. DEVA Partisi’nin Ali beyin tutacağıyla ilgili ciddi kanaatlerim var, çok büyük teveccüh var. Bugün bir arkadaşım anlattı; dedi ki biz bir yerde içkili bir lokantadaydık. ‘Ali Babacan parti kuracağıyla ilgili açıklama yapacak’ dedik herkes yemeğini bıraktı üst katta televizyon vardı çıktılar oraya. Herkes çok büyük umutla bekliyor. Yani ben de aynı umutla bekliyordum sonra parti kuruldu.’’

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın bireysel popülaritesi çok yüksek olduğunu ancak anketlerde oy oranının yüksek çıkmadığını kaydeden Başkan Erol, ‘‘Sayın genel başkanıma dedim ki, sizin şahsi popülariteniz bugün hiçbir parti olmasaydı Ali Babacanla Demokrasi ve Atılım Hareketi olsaydı yüzde 10’larda çıkardınız. O zaman siyasi partide bazı aksaklıklar bir takım eksiklikler veya beklentiler ile ilgili hayal kırıklıkları mı oldu- Bunu kendisiyle de paylaştım. Bunun çok nedeni var teşkilat kurmak; kendisi bana çok haklı bir şey söyledi; bireysel popülarite ayrı televizyon televizyon dolaşırsın ama seçime girebilecek bir parti teşkilatı kurmak kolay değil.’’ dedi.

‘‘İKTİDARDA YA BENDENSİN YA DA YOKSUN ANLAYIŞI HAKİM’’

Seçime katılabilmek için Türkiye’nin önemli bir bölümünde parti teşkilatlanmasını tamamlanması gerektiğini kaydeden Başkan Dr. Erhan Erol, ‘‘Bunu bugün iktidara rağmen yapmanız da çok zor. Çünkü siz bizzat iktidarın yapısından ayrılmış, onu en iyi bilen kitlesiniz, iktidar sizi engellemek için elinden geleni yapıyor. Bugün ki iktidar ya bendensin ya da yoksun anlayışı hakim. Size ona yakın değilseniz yaşama şansı vermiyor. Böyle bir süreçte ben Ali beyi bugün daha iyi anlıyorum hızlı bir şekilde teşkilat kurmaya odaklandı, seçime girebilecek bir hakkı kazanmak için.’’ şeklinde konuştu.

Göksenin Aktaş / İstanbul Gündemi

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.