Büyük Taarruz’un 100. yıl dönümü Sarıyer’de kutlandı

Atatürk Anıtı önünde çelenk sunma programıyla başlayan kutlamalar; Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı Sevim Yalınkılıç ile ilçe yönetiminin Ayazağa sokaklarında esnaf ziyareti ve bayrak dağıtımıyla devam etti. Saatler 19.00’u gösterdiğinde ise Sarıyerliler Hüseyin Şimşek’in kemençe şovuyla eğlenceye doydu. Sarıyer Belediyesi Gösteri Sanatları Topluluğu’nun zeybek performansıyla renklenen tören, Selim Özkoçak ve Orkestrası ve Aydın Beyoğlu’nun şarkılarının ardından tüm sanatçıların okuduğu marşla sona erdi.

“Görünen tek çıkar yol tutsaklık ya da ölümdü”

30 Ağustos’un önemini anlatan Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, “Umudunu yitirmiş, karanlık bir ufka doğru sürüklenen bu toprakların, milletin tek vücut olarak kuvvet ve kudretini dünyaya göstermesinden başka kurtuluş çaresi ve dayanak noktası yoktu. Görünen tek çıkar yol tutsaklık ya da ölümdü. Özgürlük ve bağımsızlık için dünyada hiçbir milletin karşı karşıya bulunmadığı zorluklarla mücadele etmek gerekiyordu. Milli mücadele başarılı oldu çünkü; mücadeleyi veren doğrudan dolayı milletin kendisi, bu milletin evlatları, kadınları, yaşlıları idi. Milli mücadele başarılı oldu çünkü; oğullarını ve kocalarını cepheye gönderen kadınların düşmanların bütün teknolojik üstünlüklerine rağmen kağnılarıyla yaptıkları direniş vardı. Milli mücadele başarılı oldu çünkü kişisel hırslar değil, ulusal bağımsızlık ateşi yanmış ve ulusal onur öne çıkmıştır” dedi.

“Atatürk’ü daha iyi anlamak, anlatmak ve birbirimize daha çok kenetlenmek zorundayız”

Başkan Genç, sözlerini şöyle tamamladı: “Milli mücadele başarılı oldu çünkü örgütlenerek bir olduk, birlik ve beraberliğimizi koruduk, güçlü olduk, mücadele ettik, vazgeçmedik, boyun eğmedik. Bizim kurtuluş mücadelemiz aslında barış mücadelesidir. İnsanlık bir bütündür. Barışın tehlikeye girdiği her yere doğru müdahale edilmelidir. Karşılıklı güven ve esenlik halklar arası barışı sağlar. İnsanlığın mutluluğu birbirini sevmesiyle başlar. O nedenledir ki bizim Kurtuluş mücadelemiz “Yurtta Barış, Dünyada Barış” ilkesine dayanır, “Vatan savunma-sı söz konusu değilse savaş bir cinayettir” anlayışına dönüşür. Böylesi bir kurtuluş destanından böylesi anlamlı barış mesajları çıkarmak herkese nasip olmaz. O nedenledir ki herkesin bir Atatürk’ü olmaz. Bugün Dünyanın düştüğü duruma bakınca Atatürk’ü daha iyi anlamak, anlatmak ve birbirimize daha çok kenetlenmek zorundayız. 30 Ağustos Zafer Bayramı ve 1 Eylül Dünya Barış Günü kutlu olsun. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını rahmetle ve minnetle anıyorum.”

Göksenin Aktaş - İstanbul Gündemi